ETHA
HDK ve HDP'nin Şişli'de düzenlediği etkinlikte konuşan Agos
Gazetesi yazarı Pakrat Estukyan, "Yaşayacağımız ülkede özgürlük istiyoruz.
Kentimizi biz yöneteceğiz. Adımızı biz koyacağız. Kaderimizi kendimiz elimize
alacağız" diye konuştu.
Feriköy Derviş Eroğlu Kültür Merkezi'nde düzenlenen
etkinliğe, Rojava'dan konuklar ile HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Agos Gazetesi
yazarı Pakrat Estukyan, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Şamil Altan, Beyoğlu İlçe
Eşbaşkanı Levent Pişkin, HDK Yürütme Kurulu üyesi Şeyma Kantarcı, BDP Şişli
İlçe Eşbaşkan Ayten Kaya, Özgürlükçü Hukukçular Derneği Başkanı Fırat
Epözdemir, Uluslararası Hrant Dink Vakfı, SES Yürütme Kurulu üyesi Sevgi İnce,
DİSK üyeleri, Barış Anneleri, Nor Radyo ve Özgür Radyo programcıları ile Şişli
ve Tatavla forumlarından çok sayıda kişi katıldı.
Salona Türkçe, Rumca, Ermenice, Kürtçe, Lazca, Süryanice
dillerinde "Kendimizi de kentimizi de biz yönetiyoruz" yazılı döviz
ve pankartlar asıldı.
'Kendi Adımızı Koymak İstiyoruz'
HDP İlçe Eşbaşkanı Müge Yamanyılmaz'ın konukları
selamlamasının ardından HDK Şişli Meclisi'nden Evrim Kaya bir açıklama yaptı.
"Biz Hrant Dink caddesinin adını koyduğumuz gibi kendi adımızı kendimiz
koymak isteyen insanlarız. Merdivenlerimizin ve mahallelerimizin rengini
kendimiz boyamak, kendi renklerimize boyamak için birleşiyoruz, komşularımızı
da çağırmak istedik" dedi.
Dayanışma kahvaltısı ile 2014 yere seçim çalışmasına da bir
çağrı yaptıklarını söyleyen Kaya, "Çünkü artık Şişli'yi popülist politikacılar
değil halkların bizatihi kendisinin yönetmesinin zamanı gelmiştir" diye
konuştu.
AKP belediyeciliğinin neoliberal ekonominin değirmenine su
taşımak için İstanbul'un can damarlarına, özsuyuna göz koyduğunu söyleyen Evrim
Kaya, yerinden, yerelden yönetime ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Kaya, şöyle
konuştu: "Biz başka dünya istiyoruz, bunu da şimdi, burada, Hrant Dink
Caddesi'nde, Tatavla'da, taşeronlaştırmanın norm olduğu dünyada
kooperatifleşmeyi başaran Kazova işçilerinin mahallesinde, okulları yıkılıp AVM
rezidans yapılmasın diye mücadele edenlerin mahallesinde istiyoruz. Kendi
adımızı kendimiz koyalım. Her kültürün ve her inancın kendini özgürce ifade
edilebileceği, eşit ve özgür bir ülke tahayyülüyle yola çıkıyoruz. Hepimizi bu
yolda yoldaş olmaya davet ediyoruz."
Rojava Devrimini Sahiplenme Çağrısı
Ardından Rojava'dan Yekitiya Star Dışilişkiler Sorumlusu
Halime Yusif bir konuşma yaptı. Sınırda 9 saat bekletildikten sonra Türkiye'ye
gelebildiklerini anlatan Yusif, Rojava devriminin ağır ve derin bir şekilde
ilerlediğini kaydetti. Rojava devriminin aynı zamanda Kuzey'in de mücadelesi
olduğunu belirten Yusif, Rojava'da yaşayan tüm halkların YPG ve YPJ öncülüğünde
devrim mücadelesinde yer aldığını anlattı. Yusif, sınırların ortadan kalması
için mücadele ettiklerini ve pek çok aşama katettiklerini, pek çok bölgenin
YPG'nin kontrolüne geçtiğini dile getirdi. Yusif, savaş devam ederken, siyasal,
sosyal, kültürel kurumsallaşmalarını da sürdürdüklerini ve geçici yönetim ilan
ettiklerini hatırlatarak, Türkiye hükümeti tarafından örülen utanç duvarlarının
kadınların mücadelesi ile durdurulduğunu belirtti. Yusif, Türkiye halkları ile
sol sosyalist kesimlere Rojava devrimini sahiplenme çağrısı yaptı.
Çürümüş Sistem Ortaya Çıktı
Ardından konuşan HDP Eş Başkanı Sebahat Tuncel, Başbakan
Erdoğan'ın "tek millet, tek devlet, tek bayrak" söylemini eleştirdi.
Tuncel, "Her farklılığın kendisini özgürce ifade etmesinin koşullarını
yaratacağız" dedi.
AKP-Cemaat çatışmasını değerlendiren Tuncel, bu
tartışmalarla çürümüş sistemin, Türkiye'nin nasıl yönetildiğinin açığa
çıktığını söyledi. Geçmişte ezilenlere, toplumsal muhalefete yönelik baskılarda
AKP ile cemaatin birleştiğini, çünkü çıkarlarının bunu gerektirdiğini belirten
Tuncel, kirli işbirliğinin de görüldüğünü kaydetti. Tuncel, bu dengelerin, AKP
ya da cemaat lehine değil, halklar lehine değişmesi gerektiğini ifade etti.
HDK'nin artık Türkiye halkları için bir seçenek olduğunu dile getiren Tuncel,
"Yerel seçimlerde güçlü bir söz sahibi olacağız, sonra da iktidar olacağız"
dedi.
Özgürlük İstiyoruz
Agos Gazetesi yazarı Pakrat Estukyan ise PKK'nin kuruluşunun
yıl dönümüne işaret ederek, 35 yıllık direnişin Kürt ulusal bilincini
yarattığını söyledi. Kürt siyasal bilincinin tüm Kürtlere yayılması gerektiğine
işaret eden Estukyan, savaş nedeniyle göç etmek zorunda kalan Süryanilerin,
Ezidilerin topraklarına dönmek istediğinde Kürtler tarafından mağdur
edilmemesini umduğunu dile getirdi. Estukyan, Kürt hareketinin Lazlar ve
Çerkesleri de etkilediğini, bir anadilleri olduğunu hatırlattığını anlattı.
Estukyan, "Yaşayacağımız ülkede özgürlük istiyoruz. Kentimizi biz
yöneteceğiz. Adımızı biz koyacağız. Kaderimizi kendimiz elimize alacağız"
diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder